Kehribar ve reçita taşları olarak da bilinen amber taşı, yumuşak ve hafif olması özelliği ile bilinmektedir. Etrafında bulunan küçük eşyaları kendine çekmesi ile popüler bir taştır. Isı ile temas etmesi durumunda elektro manyetik özellikleri açığa çıkmaktadır. Kırmızı ve sarı en sık rastlanılan renkleridir. Amber taşının görünümü arasında hava kabarcıkları ve ipliksi maddeler göze çarpmaktadır. Isıya maruz kaldığında reçine kokusu yaymaktadır.
Sıklıkla süs eşyası yapımında kullanılan kehribar, çok açık sarı tonlarından kızıl tonlarına kadar birçok renkte bulunan, yarı saydam formda olan ve kırılgan yapıdaki bir fosildir. Baltık Deniz’inden çıkartılan kehribar, uzun yıllardır özellikle kadınların süs eşyalarının yapımında kullanılmaktadır. O kadar parlak ve güzel renklidir ki diğer saydam taşlarla karşılaştırmasını yapmak mümkün değildir. Kehribara yapışmış fosil böcekler, diğer taşlarda görülmeyen özelliklerden biridir.
[renkbox baslik="Mercan Taşı Nedir? Özellikleri ve Faydaları Nelerdir?" link="https://bilgihanem.com/mercan-tasi-nedir/" resim="https://bilgihanem.com/wp-content/uploads/2016/01/mercan-tasi-nedir-ozellikleri-ve-faydalari-nelerdir.jpg" renk="turuncu" yenisekme="evet"][/renkbox]
Avrupa’daki kehribar yatakları en çok Romanya, İsveç, Ukrayna, İngiltere ve Hollanda’dadır. Bunlar kehribarın ikinci vatanlarıdır. Aslında İskandinav ülkeleri ve Polonya’nın Baltık Deniz’i en önemli kehribar yataklarındandır. Bu bölgelerde eski zamanlarda büyük ormanların var olduğu düşünülmektedir. Kıtalar arası coğrafi olaylar neticesinde de ormanlar su altında kalmıştır. Süs eşyalarında kullanılan taşın içinde böcek, çiçek ve yaprak kalıntıları hiçbir bozulmaya yer vermeden mumyalanmıştır.
Kehribar (Amber Taşı) Nedir?
Amber bitkilerinin içinde kalarak fosil hale gelmiş, Sciaridae familyasına ait bir sinek türüdür. Sciaridae bitkisi, Çamgiller familyasına ait bir çam çeşididir. Kehribar, ağacın fosil hale gelmiş reçinesi olarak da tanımlanabilir. Birçok toplumda taş olarak bilinen kehribar aslında Pinus Succinefra ağaçlarının fosil haline gelmiş reçinesidir.
İçerisinde fosilleşmiş canlılara rastlanması, fosiller ile amber taşı arasındaki ilişkiyi ortaya koymaktadır. Bileşiminde oksijen, hidrojen ve karbon bulunan kehribar genel anlamda şifalı doğal taş olarak nitelenmektedir. Daha kırmızıya dönük sarı ve mat renkteki sarı formunda bulunur. Takı ve aksesuar yapımında sıkça yararlanılan amber taşı, sağlık açsından pek çok hastalığı iyileştirici etkiye sahiptir.
150 derece sıcaklıkta yumuşarken, 350 derece sıcaklıkta hoş bir koku yaymaktadır. Yünlü kıyafet ve kumaşların amber taşına sürülmesi sonucunda kıvılcım çıktığı yapılan araştırmalar sonucunda ortaya çıkmıştır. Bu özelliğinden dolayı eski yıllarda kehribar ismi elektrik anlamında kullanılmıştır.
Kehribarın Özellikleri Nelerdir?
Bu taşın özellikleri kehribarın yaşına, gömülme şartlarına, reçine salgısı yapan ağacın türüne göre değişiklik gösterebilmektedir. Kehribar; şekilsizdir, saydamdır ama yarım saydam olarak da görülebilirler. Mineral içermediğinden herhangi bir kimyasal formülü bulunmamaktadır. Ancak %10 tuz bulunan su içinde yüzebilecek kadar hafif yapıdadır.
Turuncu, kırmızı, sarı, konyak rengi, bal rengi, kahverengi, altın rengi, kemik rengi hatta siyah tonlarda görülebileceği gibi renksiz ve mavi tonlarında da olabilir. 256 çeşitli bir renk katalogu şeklinde hazırlanmıştır. Isıtılması durumunda hafif bir koku yayar. 150 dereceye kadar sıcağa maruz kalırsa yumuşamaya başlar ve 375 derecede parlak bir alevle, çam reçinesi kokusu yayar. Tarihte amber taşının çeşitli malzemelerle sürtüştüğünde kıvılcım çıkarttığı görülmüştür.
Değerli taşlar arasında en çok araştırılmış olanlarda ilk sırada gelmektedir. Meksika, Lübnan ve Romanya gibi ülkelerde çıkarılmaktadır. İnsanda bulunan negatif enerjinin atılmasına yardımcı olan amber taşı, keskin bir öngörü yeteneğine sahip olmayı mümkün kılar. Romatizma ağrılarının ve alerjik belirtilerin azalmasında oldukça etkili bir özelliğe sahiptir.
Vücudun birçok noktası için şifa kaynağı niteliğindeki bu taş, özellikle ruh sağlığı açısından gereklidir. Görsel olarak şık bir taş olması nedeniyle evlerde dekoratif bir obje olarak da kullanılabilmektedir. Ancak kehribarın sağlığa olan faydalarının bilincinde olan kişiler daha çok takı ve aksesuar olarak üzerinde taşımayı tercih etmektedir.
Türk bilim adamlarından İbn-i Sina için de oldukça değerli bir taş olan kehribar, birçok hastalığın ilacı olarak bilinmiştir. Çin’de amber ile yapılan şuruplar ağrı kesici ve etkili bir sakinleştirici olarak halen kullanılmaktadır. 1. Dünya Savaşı sırasında da hastalıklardan korunmak ve tedavi olmak amacıyla amber taşının etkisi yüksek enerjisinden destek alınmıştır.
Kehribarın Faydaları Nelerdir?
Kehribar, geçmiş tarihten beridir insanlık için en önemli şifa dağıtan unsurlarından biri olmuştur. İçeriğinde bulunan faydalı bileşenler nedeniyle birçok ilaç yapımında faydalanılmıştır. Pozitif bir yaşam için insana gerekli olan enerjiyi sağladığı düşünülen amber taşı, birçok kişinin yanından ayırmadığı en değerli aksesuarlarından biridir. Tarihteki birçok medeniyetin faydalarını keşfettiği ve yararlandığı bir taş olarak, yan etkisiz ve oldukça etkili bir şifa kaynağı özelliğindedir.
Aklın ve hafızanın daha da güçlü olmasına katı sağlamakla birlikte karar vermesi zor olan konularda insana cesaret ve odaklanabilme yeteneği kazandırmaktadır. Böbrek, mesane ve karaciğer gibi organların temizlenmesini sağlayarak daha sağlıklı bir şekilde çalışmalarına olanak sunar. Bereketin simgesi olarak nitelendirilen amber taşı geçmiş yıllardan beri pek çok kişinin para kasasında yer almaktadır.
Takıntıları olan kişilerin rahatlamasına ve takıntılarından kurtulmalarına yardımcı olur. Vücudun herhangi bölgesinde bir yer ağrıyıp oraya kehribar sürüldüğünde ağrıyı hafiflettiği görülmüştür. Kötü bakışlardan ve nazardan insanı koruyucu etkiye sahiptir. Şifa yüklü enerjisi ile insanların yaşamın olumsuzluklarını fark ettikleri anlarda şifa dağıtan bir taş özelliğindedir. Hayatın güzel yönlerini fark edebilmek ve yaşamdan tat alabilmek için çoğu zaman amber taşının olumlu enerjisine ihtiyaç duyulmaktadır.
Eski zamanlarda tıp alanında sıklıkla kullanılmıştır ama günümüzde bu nedenle kullanılmaz. Geçmiş tarihlerde saf hale getirilmiş amber yağı isterisi ve boğmaca için kullanılmıştır. Eski zamanlarda güzel koku elde etmek için de kullanıldığı bilinmektedir. Anadolu’da da yaygın olarak bilinen kehribar, mürekkep imalatında kullanılmıştır.
Antik Roma döneminde çeşitli hastalıkların özellikle de akıl hastalıklarının tedavisinde koruyucu olarak kullanılmıştır. Kehribar tozu ile bal karıştırıp tüketmek, boğaz, göz ve kulak hastalıklarına iyi gelir. Su ile içilen kehribar ise mide hastalıklarının iyileşmesinde etkilidir düşüncesi hâkimdir.
Kehribarın dumanının ruhu güçlendirdiğine de inanılmaktadır. Orta Çağ döneminde sarılık hastalığının iyileşmesinde kehribar tanelerinin etkili olduğu saptanmıştır. Doğumu kolaylaştırdığı, yılan ısırmalarına faydalı olduğu, diş ağrılarında etkili olduğu ve romatizma ağrılarına iyi geldiği düşünülmektedir. Bazı bölgelerde böbrek taşı rahatlıkları için kehribar reçeteleri yazılmıştır.
[renkbox baslik="Akik Taşı Nedir? Özellikleri ve Faydaları Nelerdir?" link="https://bilgihanem.com/akik-tasi-nedir/" resim="https://bilgihanem.com/wp-content/uploads/2017/04/akik-tasi-hakkinda-bilgi.jpg" renk="sari" yenisekme="hayir"][/renkbox]
Litvanya’da ölen kişilerin arkasından kehribar tütsü olarak yakılırdı ve bunun şeytani ruhları arındırdığına inanılırdı. Dünyaya gelen bebeklerde de tütsü işlemi uygulanır ve bunun hızla büyüyüp gelişmeye etki edeceğine inanılırdı. Yeni evlilerin mutlu yaşamasında, savaşa gidenlerin zaferle dönmesinde etkili olduğu düşünülerek uygulanırdı.
1. Dünya Savaşı'na gelene kadar birçok hastalığın tedavisinde kullanılan kehribar, daha sonra erkeklerde cinsel gücü artırdığı iddialarıyla kullanılmıştır. 2. Dünya Savaşı'na kadar özellikle Almanya’da kehribardan üretilen tespihler, bebeklerin üzerine konulmuş ve diş çıkarma döneminin acısız olması hedeflenmiştir. Günümüzde özellikle Litvanya’da birçok kadın parlatılmamış ve doğal haliyle kehribardan üretilmiş kolyeler takarak guatrdan korunmak istemektedir. Ayrıca günümüzde yine takı yapımında ve tespih yapımında kullanılır.
Gerçek Kehribar Nasıl Anlaşılır?
Kehribar hakkında bu kadar bilgi verdikten ve faydalarını anlattıktan sonra gelelim en önemli ve herkesin kafasını meşgul eden konuya. Piyasada bu kadar sahtesi mevcutken gerçek kehribarı nasıl anlarız? Dış görünümüne bakarak ayırt etmesi mümkün olan kehribar içeriğindeki fosillerin genel özelliklerine göre kendilerini ele vermektedir. Buna göre sahte taş içerisinde yer alan fosiller sinek ve arı gibi canlıların fosilleri olduğu için genel görünüm olarak çok fazla bozulmamış olarak gözle görünmektedir. Bunun dışında sahte ve gerçek kehribarı şu yöntemlerle ayırt edebiliriz;
- Taşın üzerine bir pamuk yardımı ile aseton sürün. Eğer aseton sürülen bölgede herhangi bir bozulma olmadıysa gerçektir. Sahte olanda ise yapışkanımsı bir doku oluşur ve tuttuğunuzda parmak iziniz kalır.
- Gerçek kehribar ultraviyole ışığın altına konulduğunda, florasan benzeri mavimsi bir ışık verir, sahte olanda ise herhangi bir ışık olmaz.
- Sert biz cisimle çizdiğinizde gerçek olan yumuşak olduğu için bozulur, sahte olan ise yapay bir taş olduğu için daha serttir ve direnç gösterecektir.
- Gerçek kehribarı tuzlu suyun içine attığınızda yüzeyde kalır, sahte olanlar ise dibe batmaktadır.
- Herhangi bir kumaş parçası ile birkaç dakika ovarak sürttüğünüzde, gerçek kehribar reçine ve çam kokusu verir.
Men bu dawi hardan tapa bilerem bilen varsa yazsinda
Bende inanmıyordum bu yazıyı okudum bu aralar meşhur kehribar bebek diş kolyesi var.Bebeklerin diş ağrılarını azalttığı yönünde etkileri olduğu söyleniyordu araştırdım aldım gerçekten bebeğimde çok olumlu etkiler gösterdi.
Evet ben de aldım çok memnun kaldım.
kehribarın değerini herkes bilmez… harika bir taştır oysa inanın stresini alır rengine verir.
kehribar tesbihin yerini hiçbir şey tutmaz, bilen bilir.
bu yukarıdaki linkten bende kehribar bebek diş kolyesi aldım 3 gün içinde farklılığı hissettim çok teşekkürler