Kuşburnu, bilimsel adıyla Rosa canina en çok tüketilen şifalı bitkilerden birisidir. Özellikle Batı Asya ve Avrupa’da yetişen bu bitki taze olarak tüketilmesinin yanında, çayı demlenerek, reçeli ve marmelatı yapılarak da yenilebilmektedir. Kış aylarında faydalı bitki çayı içmek isteyenlerin sıklıkla yöneldiği kuşburnu, C vitamini açısından oldukça zengin bir bitkidir. Yabani ve çalı bitkisi olma özelliği ile doğada en sık karşılaşılan ağaçlardan biridir.
Yabani gül olarak da bilinen kuşburnu kendi içinde yaklaşık 400 kadar çeşidi bulunan bir bitkidir. Dikenli olan ağacı, kuşburnu meyvesinin toplanmasında güçlük çekilmesine neden olur. Meyvesinden ve ağaç yapraklarından fayda elde etmek mümkündür. Genellikle çay olarak tüketilmesinin yanı sıra, kuşburnu reçeli de lezzeti ve faydaları bakımından oldukça tercih edilen bir kullanım şeklidir.
[renkbox baslik="Fesleğen Nedir? Nasıl Kullanılır? Faydaları ve Yan Etkileri Nelerdir?" link="https://bilgihanem.com/feslegen-nedir-nasil-kullanilir/" resim="https://bilgihanem.com/wp-content/uploads/2016/01/feslegen-hakkinda-bilgiler.jpg" renk="yesil" yenisekme="evet"][/renkbox]
Alternatif tedavi yöntemleri içinde faydalarından sıkça istifade edilmekle birlikte, kuşburnu üzerine yapılan araştırmalar, bu bitkinin her mevsim evlerden eksik edilmemesi gerektiğini ortaya koymuştur. Yan etkisi ve zararlarının yok denecek kadar az olması, her yaştan insanın tereddüt etmeden kuşburnundan faydalanmasını sağlamaktadır.
Kuşburnu Nedir?
Doğadaki pek çok bitki gibi faydaları ile nam salmış olan kuşburnu, dünya genelinde sağlık bulmak için kullanılan faydalı bitkilerden biridir. Taze ya da kurutulmuş olarak tüketilmesi mümkün olmasının yanı sıra, kurutulmuş olarak çayı, taze olarak da reçeli ya da marmelatı ile yapılabilmektedir.
Değerli mineraller bakımından oldukça zengin olan yapısı çinko, kalsiyum, magnezyum ve demir gibi vitaminleri fazlaca barındırmaktadır. Kurutulmuş olanları çay yapımında kullanılmasının dışında ilaç yapımında da tercih edilmektedir.
Genel olarak grip ve soğuk algınlığında koruyucu olan bitki, bağışıklık sisteminin güçlendirilmesinde de çok önemli bir görev üstlenmektedir. Ülkemizde her mevsim yetişmektedir.
Meyvesi yazın başında oluşmaya başlar ve yaz sonuna doğru olgunlaşır. Meyveleri kırmızı ve turuncu renktedir. Bunların çeşitli kullanım alanları bulunmaktadır. Tıbbi kullanımının haricinde mutfaklarımızda çeşitli pasta ve tatlı yapımında da tercih edilmektedir.
İçerisinde; protein, şeker, karbonhidrat, kalsiyum, fosfor, demir, magnezyum, potasyum, çinko ve sodyum bulunmaktadır. Ayrıca yüksek oranda C vitamini içerdiğinden grip, nezle ve soğuk algınlığı gibi üst solunum yolu hastalıklarından korunmada birebirdir.
Kuşburnu Nasıl Kullanılır?
En yaygın kullanım şekli; çay olarak demlenerek tüketilmesidir. Bunun için meyve tanelerini kaynar suda kaynatmak, bitkinin fayda ve renginin suya çıkarak hoş kokulu bir bitki çayı elde edilmesini sağlar.
Neredeyse her türlü hastalığın doğal tedavisi için bir kullanım şekli olan kuşburnunu toz olarak da bulmak mümkündür. Bağışıklık sistemini güçlendirme etkisine sahip olmasından dolayı, özellikle kış aylarında kuşburnu çayı ve reçelini ve sofralardan eksik etmemek gerekmektedir.
Bağışıklık sistemini güçlendirme, kanser hücrelerini inhibe etme, kolesterolü azaltma, iltihabı tedavi etme, eklem ve romatizma ağrılarını geçirme, grip, nezle ve soğuk algınlığı gibi kış hastalıklarını önleme, kan dolaşımını düzenleme gibi birçok faydası olan kuşburnundan maksimum düzeyde yararlanmak için doğru şekilde kullanmanız gerekmektedir.
Kuşburnunun Faydaları Nelerdir?
Vücuttaki ödem ve iltihabın dışarı atılmasında etkili olan kuşburnu çayının düzenli bir şekilde tüketilmesi ile pek çok hastalığa karşı koruma sağlanabilir. Özellikle içeriğindeki yüksek oranda C vitamini, soğuk algınlığı ve gribe karşı dayanıklı bir bünyeye sahip olmaya neden olmaktadır. Yüzyıllardır lezzeti ve kokusu ile şifalı bitki çayları arasında ilk sıralarda gelen kuşburnunun bilinen diğer faydaları şunlardır;
- Yaygın ve kronik özellikteki kolesterol hastalığını kuşburnu ile kontrol altına almak mümkündür.
- Antioksidan özelliğinin yüksek düzeyde olmasından dolayı, kanserle mücadele eden birçok hasta için kuşburnu tüketilmesi önerilmektedir. Aynı zamanda kuşburnu tüketmeyi alışkanlık haline getirmek, kansere karşı güçlü bir bedene sahip olmayı mümkün kılacaktır.
- Böbreklerde meydana gelen çeşitli hastalıkları önlemek ve tedavi etmek için kuşburnu tam bir şifa deposudur. İçeriğinde bulunan pektin ve diğer faydalı asitler böbrek sağlığının korunmasına yardımcı olmaktadır.
- Bağışıklık sisteminin güçlenmesi için oldukça önemli bir yere sahip olan C vitamininin kuşburnu bitkisinde bol miktarda bulunması, kuşburnu tüketerek güçlü bir bağışıklık sistemine sahip olmaya olanak tanımaktadır.
- İçeriğindeki A, B, C, E, K vitaminlerinin yanı sıra demir gibi değerli elementler sayesinde vücut direncini artırır.
- Hücre yenilenmesinde yardımcıdır.
- Düzenli olarak tüketildiğinde kabızlık sorununa çözüm olur.
- Bağırsaktaki parazitlerin düşürülmesini sağlar.
- Sindirim sisteminin düzenli çalışmasını sağlar.
- İçeriğindeki K vitamini sayesinde kanın pıhtılaşmasını engeller.
- Özellikle kadınlarda yaygın olarak görülen kansızlık yani demir eksikliğine karşı önemli bir görev üstlenmektedir.
- Cildin elastikiyetini artırır. Bu sayede erken yaşlanma sorununu önler.
- Yara ve akne izlerini giderir. Cilde canlılık ve parlaklık kazandırır.
- Güneşten kaynaklanan cilt lekelerini ve kızarıklığı giderir.
- Yapılan bilimsel çalışmalar kuşburnunun iltihap oluşumunu önlediğini ortaya koymuştur.
- Dizlerde meydana gelen kireçlenme, eklem ağrıları, romatizma sorunları ve aşınma problemlerine iyi gelir.
- Özellikle kadınlarda orta yaştan sonra başlayan kemik erimesine karşı koruyucudur.
- Başta meme kanseri olmak üzere birçok kanser türünden korur. Ayrıca var olan kanser hücrelerinin gelişmesini engeller. Yapılan bilimsel araştırmalar kuşburnunun meme kanseri hücrelerini %45 oranında azalttığını ortaya çıkarmıştır.
- Bir başa tesirli olduğu kolon kanserinde, hücrelerin yayılmasını engeller.
- Eğer düzeli olarak tüketilirse kötü kolesterolü önler.
- Obez hastalarına önerilen bitki sağlıklı şekilde kilo vermede de önemli rol oynar.
- Kasların zayıflığına ve güçsüzlüğüne karşı iyi gelir.
- Romatoid artriti önler. Yapılan bilimsel çalışmalar düzenli kuşburnu tüketen insanların romatoid artrit gibi ağrılarının önemli oranda azaldığını ortaya koymuştur.
Kuşburnunun Yan Etkileri Nelerdir?
Faydaları ile ön planda olan bir bitki olmasına karşın, kuşburnu kullanımının bazı hassas bünyelerde yan etkilere yol açtığı görülmektedir. Ayrıca emziren ve hamile bayanların bu dönemlerde bitkileri tüketme konusunda temkinli olmaları ve kuşburnu kullanımına karşı da dikkatli olmaları gerekmektedir.
Kuşburnu ve diyabet ilişkisi arasındaki konuya dair bazı uzmanların ortak noktada buluşamamaları, şeker hastalarının kuşburnu çayını ve reçelini çok fazla tüketmemeleri gerekliliğini doğurmuştur.
Diğer yandan herhangi bir yan etkisi olmayan kişilerinde fazla tüketim miktarından kaçınmaları tavsiye edilir. Bu noktada yapılan açıklamalara göre fazla kuşburnu tüketmenin böbrek taşı oluşumunu tetiklediğine dair bazı bilgilere rastlamak mümkündür.
Bu bitkiyi çok aşırıya kaçmadan tüketmek genellikle güvenli kabul edilir ve çok fazla bir yan etkisi yoktur. Daha doğrusu yan etkileri her insanda görülmemektedir. Yapılan araştırmalar bazı kişilerde; mide bulantısı, kabızlık, ishal, midede ekşime ve kramp gibi durumların yaşandığını ortaya koymaktadır.
Bitki yoğun miktarda C vitamini içerdiğinden, olası yan etkiler de bu vitamine hassasiyet durumu olan kişilerde görülebilmektedir. Ek olarak düzenli ilaç kullananlar da kuşburnu çayını içerken veya reçelini yerken dikkatli olmalıdır.
[renkbox baslik="At Kuyruğu Otu Nedir? Nasıl Kullanılır? Faydaları ve Yan Etkileri Nelerdir?" link="https://bilgihanem.com/at-kuyrugu-otu-nedir-nasil-kullanilir/" resim="https://bilgihanem.com/wp-content/uploads/2017/04/at-kuyrugu-otu-nedir-nasil-kullanilir.jpg" renk="yesil" yenisekme="hayir"][/renkbox]
Bazı ilaçların etken maddesi, şifalı bitkiler ile bir araya geldiğinde istenmeyen durumların oluşmasına sebep olabilir. Bu nedenle tüketmeden evvel doktorunuza sormanızda fayda görmekteyiz.
Uzmanlar günde 2-3 fincandan fazla içilmemesi gerektiğini önermektedir. Bunun yanında her gün kullanmak da sağlığa fayda yerine zarar verebilir. Diğer tüm bitki çaylarında da aynı yaklaşıma sahip olmanız gerekmektedir. En fazla iki hafta düzenli kullanımdan sonra birkaç gün veya bir hafta ara verilmelidir.