Çıplak gözle görülebilen beş gezegenden birisi olan Satürn, adını Yunan mitolojisinde bulunan Kronos’tan almıştır. Türkçe Sekendiz ismiyle anılan gezegen, Arapça kökenli Zühal ismiyle de tanınmaktadır. Büyük kısmı hidrojen ve helyum gazından oluşmaktadır. Bu özelliğiyle gaz devleri sınıfında yer almaktadır.
Açık kahve ve sarımsı renge sahip olarak tasvir edilen gezegen, yörüngesinde çok yavaş hareket etmektedir. Bu hareketine bağlı olarak aynı takım yıldızı içinde iki yıldan daha fazla süre kalabilmektedir. Birçok uydusu bulunmaktadır ve orta boy teleskopla görüntülenebilmektedir. Uydularından sadece Titan ve Rhea orta boy teleskopla seçilebilmektedir.
[renkbox baslik="Ay Tutulması Nedir? Nasıl ve Ne Zaman Gerçekleşir?" link="https://bilgihanem.com/ay-tutulmasi-nedir/" resim="https://bilgihanem.com/wp-content/uploads/2017/11/ay-tutulmasi-nedir-nasil-ve-ne-zaman-gerceklesir.jpg" renk="kahve" yenisekme="evet"][/renkbox]
Hacimsel olarak Dünya’dan 700 kat büyük olan gezegen, Jüpiter dışındaki tüm gezegenlerden büyüktür. Görkemli gezegen, küçük boy bir teleskopla bile izlenebilmektedir. Bu özelliği nedeniyle oldukça eski çağlardan beri insanoğlunun dikkatini çeken bir gezegen olmuştur. Göz alıcı halkalara da sahip olan gezegende gün uzunluğu, Dünya günü ile 10 saat 42 dakikadır.
Satürn Gezegeninin Genel Özellikleri Nelerdir?
Bu gezegen ekvatordan geniş ve kutuplardan basık bir şekle sahiptir. Yani Dünya ile benzer bir şekilleri vardır. Güneşten almış olduğu enerjinin 3 katı civarını dışarıya yayar.
Oldukça etkin bir sıcaklığa sahiptir ve uzayda bir kara cisim gibi ışıldar. Yarattığı bu enerji fazlalığını, yerçekiminin etkisi ile yavaş yavaş kendi üzerine çökmek suretiyle küçülmesi aşamasında açığa çıkan potansiyel enerji ile açıklanabilir.
Gaz devleri olarak bilinenler, içerdikleri elementlerin miktarlarına göre kendi aralarında iki alt grupta ayrılırlar. Örneğin; Uranüs ve Neptün, kaya ve buz bakımından zengin olduğundan Uranian gezegenler olarak adlandırılır.
Satürn ve Jüpiter, ismini Jüpiter’den alan Jovian gezegenleri grubunda yer almaktadır ve bu gezegenler gaz bakımından zengindir. Yani Satürn, helyum ve hidrojen gazları barındırmaktadır. Satürn gezegeninin merkez kısmında içeriğinde demir ve diğer ağır metalleri barındıran ve bu elementleri çevreleyen bir buz-kaya tabakasının olduğu çekirdeği vardır.
Gezegende büyük orandaki basıklığa sebep olarak bu büyük ve yoğun çekirdek gösterilir. Yapılan hesaplamalara göre bu çekirdek, gezegenin dörtte bir kadarını oluşturmaktadır.
Çekirdeği çevreleyen kısımda manto tabakası mevcuttur. Bu katman Satürn’de, Jüpiter’de olduğu kadar büyük değildir. En dış alanda gezegenin hacminin %90 kadar büyük bir kısmını meydana getiren, 30.000 km civarında kalınlığı olan moleküler bir hidrojen tabakası mevcuttur.
Yüzeye yaklaşıldıkça basınç, yoğunluk ve ısı düşüşe geçer. Böylelikle hidrojen sıvıdan gaza dönüşerek; atmosfer olarak nitelendirilebilecek bir ortama geçiş başlar.
Satürn’ün diğer fiziksel özellikleri şu şekilde sıralanabilir:
- Kütlesi 586.319.000.000.000.000 milyar kilogramdır ve Dünya’dan 95,16 kat daha ağırdır.
- Ekvator çapı 120.536 km iken, kutup çapı 108.728 km’dir.
- Ekvatoral çevresi 365.882 km’dir.
- Gezegenin yerçekiminden kurtulmak için gerekli olan hız 34.701 km/s’dir.
- Yörünge hızı 9,69 km/s’dir.
- Güneş’e uzaklığı, 1.426.666.422 km’dir (9.536676 AU).
- Dünya’dan uzaklığı, 1.277.068.160 km’dir.
- Yörünge tamamlama süresi, 10.759,2 Dünya günüdür.
- Yüzey sıcaklığı -139 0C’dir.
Satürn Gezegeninin Uyduları Nelerdir?
Bilimsel ve resmi olarak belirlenmiş 62 adet uydusu bulunmaktadır. 2004 yılında gözlemlenen ve 2005’te Uluslararası Gökbilim Birliği’nce duyurulan 12 adet yeni uydu ve sonradan ilave edilen 1 adet yeni uydu ile günümüzde toplamda 56 adet uyduya sahip olmuştur. Daha sonra devam eden çalışmalarla birlikte 62 uydusu olduğu öğrenilmiştir.
Gezegenin en büyük uydusu olan Titan, Merkür’den biraz daha büyüktür ve Jüpiter’in ayı olan Ganymede’den sonra Güneş Sistemi’nin en büyük ikinci uydusudur. Ay ise beşinci büyük uydudur.
Titan çok kalın ve azot zengini bir atmosfer ile örtülüdür. Bu atmosferin, Dünya’da yaşamın oluşmasından çok daha öncesinde, Dünya’daki atmosfere benzediği tahmin edilmektedir. Ama aralarındaki önemli fark, Dünya’nın atmosferi uzaya yaklaşık 60 km mesafededir. Titan’ın ise yaklaşık olarak 10 kat daha fazla mesafede olduğu bilinmektedir.
Titan’ın atmosferi, Dünya’da bulunan fosil yakıtları oluşturan bir takım hidrokarbonlar ve kimyasallar içermektedir. Yakın tarihli bir çalışmaya göre gezegenin atmosferinde plastik üretmek için kullanılan bir kimyasal madde olan propilen tespit edilmiştir.
Gezegenin bazı uydularının ilginç fiziksel özellikleri bulunmaktadır. Pan ve Atlas, uçan bir diske benzemektedir. Iapetus ise tıpkı Yin Yang sembolü gibi görüntülenmektedir. Bir tarafı parlak, diğer tarafı ise karanlıktır.
Enceladus, güney kutbunda görülen gayzerlerden belli aralıklarla su ve diğer kimyasal maddeleri dışarı atmaktadır. Bu şekilde buz kaplı yüzeyinin altındaki su varlığının kanıtları ortaya çıkmaktadır.
Prometheus ve Pandora gibi uydulara ise çoban uydu ismi verilmiştir. Bu isimlerini, halkaları yörüngelerinde tutmak için halka malzemeleriyle etkileşime girmelerinden dolayı aldıkları bilinmektedir.
Satürn Gezegeninin Tarihçesi
Eski zamanlardan günümüze kadar geçen sürede bilinen kaynaklarda Satürn, Güneş, Ay, Merkür, Mars, Venüs ve Jüpiter ile beraber hareketlerinin diğer yıldız türlerinden farklı olması ile bilinen 7 gök cisimden biridir.
1610 yılında Galileo, tamamen kendi tasarımı olan bir teleskopla yaptığı gözlemlere göre Satürn küresel bir yapıya sahiptir. Ardından da gezegenin iki yanında bulunan halkalarının keşfini yaptı. 1655 yılında Hollandalı Huygens, Satürn’ün en büyük uydusunun Titan olduğunun farkına vardı. Galileo’nin oluşum olarak nitelendirdiklerinin Satürn halkası olduğu açıklamıştır.
1670 ve 1680 yıllarına gelindiğinde gökbilimci Cassini, halkaların içinde bulunan bir bölümü keşfetmiş ve kendi ismini vermiştir. Ayrıca 4 yeni uydusunu da keşfetmiştir. Bunlar; Japetus, Dione, Tethys, Rhea’dır. 1789 yılında Herschel, Satürn’ün basıklık miktarını hesap etti ve bu keşfine iki yeni uyduyu da ilave etti.
1837 yılında Encke, halkalarda bir boşluk keşfetti buna kendi ismini verdi. 19.yy içerisinde birçok bilim adamı, halkalar ile ilgili görüşleri geliştirmişlerdir. 1966 yılında Janus ve Epimetheus isimli uyduları keşfedilmiştir.
Satürn Hakkında İlginç Bilgiler
Güneş Sistemi’nin halkalı gezegeni olarak bilinen Satürn’ün bu halkaları, çoğunlukla buz parçalarından ve karbonlu tozlardan oluşmaktadır. İlk olarak Galileo tarafından görülmüşlerdir; ama tanımlayamadığı bilinmektedir.
Gezegenin halkaları ilk olarak 1655 yılında Hollandalı matematikçi ve bilim adamı Christiaan Huygens tarafından tanımlanmıştır. Gezegenden 6630 km ile 120.700 km kadar uzaklığa yayıldıklarını tespit etmiştir. Ama kalınlıklarının yaklaşık 20 metre kadar olduğunu belirlenmiştir.
1849 yılında Fransız matematikçi ve gökbilimcisi Edouard Albert Roche tarafından halkaların Satürn’e zamanla çok yaklaştıkları ve yerçekimi etkisiyle parçalanan bir uydunun kalıntıları olduğu teorisi öne sürülmüştür.
Gezegen, Güneş’ten aldığı enerjiden daha fazla enerji yaymaktadır. Bunun nedeni ise gezegenin atmosferinde bulunan yüksek miktardaki helyum ile yerçekimi arasındaki sıkıştırmadan kaynaklandığıdır.
Satürn’ün bir yılı 29,4 Dünya yılına denk gelmektedir. Hem Güneş’ten hem de yörüngedeki yavaş hareketinden dolayı bu kadar süre olduğu tahmin edilmektedir. Gezegenin yavaş dönüşüne göre Asur bilimcileri arasında eskilerin eskisi anlamına gelen Lubadsagush takma adı verilmiştir. Kendi ekseninde ise hızlı dönmektedir.
Güneş Sistemi’nde en hızlı rüzgarlara sahip olan gezegendir. Bu rüzgarlar gezegen boyu yüksek hızlarla esmektedir. Ortalama hızlarının ise saatte 1800 kilometre kadar olduğu tahmin edilmektedir.
Dev bir gaz topu olan Satürn’ün hidrojen ve helyum ile kaplı katı kayalık bir çekirdeğe sahip olduğu düşünülmektedir. Gezegenin çoğunluğu ise hidrojenden oluşmuştur. Sudan daha düşük yoğunluğu bulunan hidrojenden dolayı gezegenin, Güneş Sistemi’nde en düşük yoğunluğa sahip olduğu öne sürülmektedir. Buna karşın hidrojenlerin gezegenin derinliklerinde metalik bir hal aldığı tahmin edilmektedir.
Gezegenin iç kısımlarının çok daha sıcak olduğu bilinmektedir. Bu sıcaklıkların 1100 0C’tan daha yüksek olduğuna inanılmaktadır.
150’den fazla uydu ve meteor parçasına sahiptir. Bu uydulardan 62 tanesi resmi bir ada sahiptir. Diğerleri ise henüz tanımlanamamıştır. En büyük uyduları; Titan, Rhea, Iapetus, Dione, Tethys, Enceladus, Mimas, Hyperion, Phoebe, Janus ve Epimetheus’tur.
[renkbox baslik="Merkür Gezegeni Hakkında Bilgi; Genel ve Fiziksel Özellikleri, Tarihçesi" link="https://bilgihanem.com/merkur-gezegeni-hakkinda-bilgi/" resim="https://bilgihanem.com/wp-content/uploads/2015/01/merkur-gezegeni-hakkinda-bilgi-genel-fiziksel-ozellikleri-tarihcesi.jpg" renk="mor" yenisekme="hayir"][/renkbox]
Şimdiye kadar sadece 4 uzay aracı gezegenden bilgi edinebilmiştir. Pioneer 11, Voyager 1 ve 2, Cassini uzay araçları, Satürn hakkında bilgi toplamış, resimler gönderebilmiştir. Cassini isimli araç ise direkt olarak Satürn’ün incelenmesi için gönderilmiştir ve hala gezegenin yörüngesinde görevine devam etmektedir.
Gezegenin 1930 ila 2006 yılları arasında bir cüce gezegen olabileceği düşünülmüştür. Ama şu anda bu görüşe yakın bir görüş bulunmamaktadır.
Gezegen Dünya’nın dönüş yönü olan Batı’dan Doğu’ya doğru dönmektedir. Aralarında büyük boşlukların bulunduğu 7 ince halkası ile Jüpiter’den sonra en büyük ikinci gezegendir.
Satürn, Güneş Sistemi’ndeki tüm gezegenlerin en düz noktasıdır. Yüksek dönme hızı ve gaz bileşimi yüzünden gezegenin bu forma sahip olduğu tahmin edilmektedir. Bu konuyu anlamak için ekvator ve kutup uzaklıklarına bakılabilir.
Çok güzel olmuş harika proje ödevim vardı çok işime yarayıp katkı sağladı
keşke maddeler halinde yazsayıdınız ama bu hali de çok işimi gördü
valla çok iyidi proje ödevimde işe yaradı sağolun
Lan helal olsun
GÜZEL OLMUŞ ELLERİNİZE SAĞLIK.
Satürn hakında bilgiler
pardon