Audi Quattro Nedir? Nasıl Çalışır? Avantajları Nelerdir?

Audi Quattro Nedir? Nasıl Çalışır? Avantajları Nelerdir?

Audi'nin kendi mühendislerince geliştirdiği ve ilk olarak ralli aracında kullanılan Quattro AWD sistemini sizlere anlatacağız. En ileri teknoloji unsurlarıyla geliştirilen bu sistem, güvenlik ve yol konforu açısından en iyiler içerisindedir. Şimdi sizlere konumuz olan 4x4 sistemi hakkındaki detayları sunacağız.

Erkan Karaca

Sizlere Alman marka Audi’nin oldukça özel olan Quattro AWD sisteminden bahsedeceğiz. 1900’lü savaş dönemlerinde Amerikan Willys Jeep ile başlayan 4x4 sistemi, sonrasında diğer markaların standartlarına girerek, dünyaya yayılmış oldu. Özellikle Japon temsilcilerden Toyota ve Nissan, İngiliz temsilcisi olarak da Land Rover bu işe en yatkın markalar oldu. Bahsettiğimiz yıllarda dört çeker yapısını anlamaya çalışan ancak sonradan mantığını oldukça değiştiren üreticilerden biri de Audi’dir.

İtalyanca da “dört” manasına gelen Quattro, teker dönüş mekanizmasının en gelişmiş örneklerindendir. Karıştırılmaması adına; VW grup araçları 4Motion sistemiyle hareket eder. Devrim niteliğindeki bu sistem, markasının yükseliş değerlerinden birisidir. 

[renkbox baslik="TFSI Motor Nedir? Nasıl Çalışır? Avantajları ve Dezavantajları Nelerdir?
" link="https://bilgihanem.com/tfsi-motor-nedir-nasil-calisir/" resim="https://bilgihanem.com/wp-content/uploads/2017/11/tfsi-motor-avantajlari-nelerdir.jpg" renk="kirmizi" yenisekme="evet"][/renkbox]

Çünkü Quattro, 1980 yılında ilk “80” serilerinin turbo motorlarıyla birleştirilmesiyle, rekabet savaşını başlatmış ve Avrupa müşterilerinin odak noktası haline gelmiştir. Nasıl ki BMW kendi içerisinde xDrive ile AWD alanında koşturuyorsa, Audi de barındırdığı tecrübeyle daimi 4x4 karakterini sürekli geliştirerek geçilemez pozisyona getiriyor.

Quattro Nedir?

Quattro NedirAudi AG tarafından ortaya ilk ralli aracıyla çıkartılan Quattro, yetenekleri değişken bir yapı üzerinde şekillendirilmiş, diğer firmaların aksine kendi dilinde yorumladığı dört çeker altyapısıdır. Tekerleklere verilecek torkların hesap edilerek aktarımı, Audi mühendislerinin bu yöndeki başarılarını göstermektedir. 38 sene içerisinde ilk gündeki gibi bırakılmayan gelişmiş AWD sistemi, isminin sonuna getirilen “ultra” ile yarıştığı alanlarda bir adım daha öne çıkmasını sağlamıştır.

Donanımsal ve mantıksal özellikleri diğer AWD’lerin sınır seviyeleri üzerindedir. Transfer kutuları ve kavrama ekipmanları Quattro’da en özelleridir diyebiliriz. Audi modellerinin oluşturulduğu platformda ilk uygulanan mantık, arkadan itişli araçların çevrilerek AWD’ye oturtulmasıdır. Bunu en iyi kullanılan transfer parçalarının arkadan öne doğru sıralanışından anlayabiliriz.

Şanzımanda üretilen tork, ön şaft ön diferansiyele, arka hat üzerine kurulu olanda ise arka şaft arka diferansiyel hareket ettirilir. Kilitlenebilir merkezi diferansiyele sahip Quattro, en ufak tepkileri aktaracak ve anlayabilecek şekilde düşünülmüştür. Audi patentli bu AWD, yine yardımcı ekipman özellikleri ile koordineli çalıştırılmaktadır. BMW xDrive içeriğimizde, 4x4’ün Ecu tabanlı bir bilgisayarla yönetildiğinden ve verilen tepkisel emirlerin DSC’ya bağlı olarak gönderildiğini söylemiştik.

Aynı zamanda tekerleklere güç dağılım oranlarında DSC hesaplamaları sonucu devreye alınan Anti Block Sytem (ABS) dahildir. Quattro’nun ilk yıllarda kullanılan %50 - %50 akslara tork iletimi değişerek, elektronik işletim sistemlerinin otomatik olarak tepki şiddetine göre ayarlamasına bırakılmıştır. Genel olarak şanzımandan alınan hareketler yeni nesillerde %40 - %60 şeklinde ayarlanmaktadır. Ön çekişe sahip olan Audi araçlarının patinaja geçme durumlarında güç %80 oranına kadar arkaya iletilebilmektedir.

Quattro Nasıl Çalışır?

Quattro Nasıl ÇalışırAudi’nin akıllı dört çeker sisteminde farklı tepkilere yönelik dağıtım halleri kullanılmıştır. Yukarıda kilitlenebilir merkezi diferansiyel kullanıldığını söylemiştik. Kademeli olarak ele alınan Quattro torsen diferansiyel, self locking center diferansiyel, crown gear center diferansiyel ve son olarak Quattro Ultra olarak son şekli verilmiştir. Düzen, Audi aracının motor yerleşimlerine göre değişkenlik göstererek her nesilde iletimler ve dağıtımların oranları en iyi olacak hale getirilmesidir.

İlk neslinde torsen merkezi diferansiyel ile başaltılan Quattro, 3. neslinde çok diskli hidrolik kavramaya çevrildi ve yalnızca yüksek silindir motorlarda kullanıldı. Yine manuel şanzımanlar da belli zamana kadar torsen ile ele alınmıştır. Ancak otomatik vitesler elektronik kumandalı planet dişlilere sahipti. Her daim gelişimde olan en aktif ve hızlı pozisyonda tutulması istenen Quattro’nun 4. nesli ile EDL sistemi de dahil edilmiş oldu. Haliyle 4. seviyede tork dağılım oranlarında da büyük değişimler oldu. Buna göre Quatttro gücü %75 ön - %25 arka veya tam tersi %75 arka - %25 ön yapabilecek hale sokuldu.

Elektronik diferansiyel kilidinin neler yapabildiği aslında bu noktalarda gösterilmiş. Audi dört çeker sistemini 5. seviyeye yükselterek, teknolojik alt yapısını da önemini artırmış. Çünkü asimetrik mantıkla beraber tork dağılımları yapılarak, paylaşım oranlarını tekrar %60 - %40 şekline getirilmiş. Yaklaşık 10 sene içerisinde araçlarının çekiş sistemleri üzerine daha fazla mesai harcayan Alman marka, son olarak Spor Diferansiyel ile torkun sağ - sol tekerler için uygun ve farklı dağılımları yapılması sağlanmış.

Quattro’nun Avantajları Nelerdir?

Quattro’nun Avantajları NelerdirEn temel şekilde Audi bu altyapısını, yollarla mücadeleden ziyade üstün sürüş konforu ve güvenliği için geliştirmektedir. Avantajları kısmına baktığımızda; gittiğiniz yol koşullarına göre şekillenen 4x4 sistem, çekiş kontrol ve ivmelenme durumlarında inanılmaz değerler sunabiliyor. Geleneksel iki çeker sürüşlerin dinamik açılarına baktığımızda ise Quattro ile karşılaştırılmayacak derecede olduğunu söyleyebiliriz.

Asfalt yollarda girdiğimiz tehlike arz eden virajlarda, aracın kayma pozisyonu aldığı anda devreye girerek maksimum derecede yol tutma eğilimi göstermektedir. Konumuz olan bu 4x4, kuru zeminler dışında ıslak ve kaygan yüzeylerde de güvenlik açısından kendini kanıtlamıştır. Otomotize hale getirilmiş Quattro sayesinde, aracınızın aslında önden ve arkadan çekiş dezavantajlarını da ortadan kaldırmış oluyor.

Saniyede milyonlarca hesaplama yapabilen Audi’nin bu teknolojik unsuru, tekerlekler arası iletişimi her daim yapabilme kapasitesine sahiptir. O yüzden aracımız olabilecek en tehlikeli hale gelse bile tek bir tekerleğin yere basması yeterli olacaktır. Quattro’nun en genel özelliğine “hissetmek” diyebiliriz. Elektronik kontroller eşliğinde devrin iyi aralıklarda tutularak kilitlenmeyi önlemek de Quattro’ya ait!

Audi Quattro’nun Tarihçesi

Audi Quattro’nun TarihiAudi’nin bu inanılmaz teknolojik AWD’si 1980 senesinde şekillendirilmiştir. Ondan öncesinde 1977 yılının Şubat ayında Audi’nin teknik gelişim direktörü Ferdinand Piech’in aklına gelen AWD sistemi, 80 serilerine kademeli olarak koyulmuştur. Resmi çıkışından itibaren aradan geçen 38 yıla değişmeyen tek şey “üstün yol tutuş” olmuştur.

Motorsporları kapsamında 1980 - 1991 yılları arasında Audi ralli araçların vazgeçilmezi olmuştur. O andan itibaren Audi, Quattro'nun standart binek otomobiller için entegrasyonuna başladı. O zamanlar için karmaşık duran ancak basit düşünülen bu sistem, Audi’nin şasi mühendisi Jörg Bensinger’in devreye girmesiyle projede resmen boyut atlandığını söyleyebiliriz.

Bir sistemin daha ileriye taşınması sandığımız kadar kolay bir durum değildir. Mesela bir Audi R8'i "1" saniye daha hızlı kaldırmak için milyon dolarları bulan Ar-Ge'ler yapılıyor. Çünkü turbo ile beslenen motor tepkilerinin ölçülmesi ve tork aktarımlarının süspansiyon sisteminin geometrik şekillerine göre dengelenmesi gerekir. İlk olarak, Cenevre Otomobil Fuarı’nda tanıtılan Quattro sistemli ralli aracı, diğer yarışçı firmaların da dikkatini çekerek ilk yarış pilotu Hannu Mikkola markaja alınmıştır.

İlerleyen yıllarda Audi, “q” harfini hiç bir zaman bırakmayarak günümüz araçlarına taşımıştır. Binek otomobillerden sonra Q7 SUV ile arazi taşıtına aktarılan yeni nesil AWD Q1, Q2, Q3, Q5 şeklindeki serilerle devam ettirilmiştir. Ayrıca A4 ve A6 modellerinde uygulamaya alınan wagon stilleri ile alçak yapılı araç yapılarında da gözde olmuştur. Hatta dünyada Quattro’ya sahip en güçlü wagon araç RS6 dır. Ve en hızlı aracı tek kapı spor R8 oluyor!

[renkbox baslik="Hibrit Motor Nedir? Nasıl Çalışır?
" link="https://bilgihanem.com/hibrit-motor-nedir-nasil-calisir/" resim="https://bilgihanem.com/wp-content/uploads/2018/02/hibrit-motor-nedir-nasil-calismakta.jpg" renk="siyah" yenisekme="hayir"][/renkbox]

Dünyanın en gelişmiş AWD sistemi diyebileceğimiz bu elektronik alt yapının özelliklerini sizlere sunmuş olduk. Audi’nin VW bünyesinde mühendislerince belli bir konu üzerinde yoğunlaşarak, bünyesinde bağımsız olarak meydana getirdiği teknolojik yenilikler, tüm alt markaların da aslında temeli oluyor. Hem arazi koşullarında hem de tehlike arz edebilecek yol durumlarda Quattro’nun neler yaptığından ve yapabileceklerinden bahsettik.

Audi’nin Quattro tarihinde de bahsettiğimiz gibi yol dışı planlarına Q SUV araçlarını alarak her alanda en iyisi olduğunu anlatmış oldu. Eğer ki bizden bu sistem hakkında bir yorum istenseydi; daha gerçekçi olması bakımından Quattro’nun xDrive ve 4Matic ile karşılaştırmalarını buradan izleyerek, ne denli işler yapabildiğini daha iyi anlayabilirsiniz derdik.

Audi'nin 38 yıl önce ilk ralli aracına koyduğu Qauttro AWD sistemi, günümüze kadar "ultra" versiyonuyla en gelişmiş halini almıştır. Ve dünya otoritelerince en iyi 4x4 sistemlerden biri olarak görülmektedir.
Quattro sistemi olan Audi aracınız oldu mu?
Sizce Quattro AWD sistemlerinin en gelişmişi diyebilir miyiz?
Tercih yapacak olsanız BMW xDrive mı, Mercedes 4Matic mi, yoksa Audi Quattro mu?



Okur Yorumları