Türk havacılık tarihinde ismi altın harflerle yazılı olan Vecihi Hürkuş, pilot aynı zamanda mühendistir. Uçak tasarlayan, uçuşunu mümkün kılan bu önemli isim, özel hava yolu kurma konusunda Türk tarihinde öncü isim olarak bilinmektedir.
Yaptığı birbirinden özel ve farklı uçaklarla görenleri heyecanlandıran Vecihi Hürkuş aynı zamanda asker görevinde de bulunmuştur. Özellikle askerlik yaptığı yıllarda hayatı oldukça ilginç bir hal almış, halk arasında sıklıkla bahsedilen isimlerden biri olmuştur.
[renkbox baslik="Sabiha Gökçen Kimdir? Hayatı ve Ödülleri" link="https://bilgihanem.com/sabiha-gokcen-kimdir/" resim="https://bilgihanem.com/wp-content/uploads/2016/02/sabiha-gokcen-kimdir-hayati-odulleri.jpg" renk="kahve" yenisekme="evet"][/renkbox]
Vecihi Hürkuş’un macera dolu, ilginç yaşamına göz gezdirildiğinde son derece ilham verdiğini fark edebilirsiniz. Esir düşmesi, yüzerek kaçması, uçak hayali ve bu hayali gerçekleştirmesi oldukça takdir edilesidir. Bu açıdan Türk havacılık tarihinde ilkler arasında yerini korumaktadır. Adına çekilmiş filmler, basılmış kitaplar bulunmaktadır.
Vecihi Hürkuş Kimdir?
Türk havacılığının ilk askeri uçağını tasarlayan aynı zamanda planlamasını yapıp uçağı uçuran Vecihi Hürkuş’tur. Bunun yanında yalnızca askeri uçaklar tasarlamamış ilk özel hava yolu uçağını da kendisi hazırlamıştır. Oldukça zorlu bir hayata sahip olmasına rağmen inanılmaz başarılara imza atan, donanımlı bir pilottur. Onun için hem pilot, hem mühendis, hem de asker demek oldukça doğru olacaktır.
Vecihi Hürkuş, Kurtuluş Savaşı’nda ilk ve son uçuşu yapan pilot olarak bilinmektedir. Bunun yanında İzmir havalimanına girerek İzmir’i kuşatan da kendisi olmuştur. Vecihi Hürkuş, pilotluk tarihinde oldukça önemli bir yere sahiptir. Kırmızı şeritli İstiklal Madalyası’nın yanı sıra TBMM tarafından verilen takdirnameden 3 adet kazanmıştır. 3 takdirname kazanan tek kişi olma özelliğine sahiptir.
Vecihi Hürkuş’un Hayatı
6 Ocak 1896 tarihinde İstanbul’da dünyaya gelen Vecihi Hürkuş, gümrük müfettişi Ali Feham Bey’in oğludur. Annesi ise aslen Vidinli olan Zeliha Niyir Hanım’dır. Henüz bebekken babasını kaybeden Vecihi Hürkuş daha sonra hayatına annesi ve kalabalık akrabaları arasında devam etmiştir. Bir süre amcasının yanında yaşayan Vecihi Hürkuş, hayata bakış açısını bu yıllarda kazanmıştır. Amcası Ahmed Şekür Bey, harbiyede eskrim ve resim hocalığı yapmaktadır. Amcasının yanından ayrılıp İstanbul’a yerleşmek istemiş ve ailesini alıp kendi yolunu çizmiştir.
Hayatına Üsküdar’da devam eden Vecihi Hürkuş kardeşleri ve annesi ile kendine yeni bir hayat kurmaya karar vermiştir. Sırasıyla Bebek İlkokulu, Füyuzati Osmaniye Rüştiyesi, Üsküdar Paşakapısı İdadisi’nde eğitim almıştır. Daha sonra Tophane Sanat Okulu’nda sanat eğitimini tamamlamıştır. 1912 yılından itibaren ise Vecihi Hürkuş’un hayatı tamamıyla değişmiştir.
Vecihi Hürkuş’un Askerlik Yılları
1912 yılından itibaren Balkan Savaşı’na gönüllü olarak katılan Vecihi Hürkuş, Edirne kuvvetleri içerisinde yer almıştır. Savaş sona erdiğinde esir kampına kumandan olan Hürkuş daha sonra yaşı küçük olduğu için makinist kurumuna verilmiştir. Makinist mektebini bitirdikten sonra Tayyare Makinist Mektebi mezunu olmuştur.
Görevine başladığı yıllarda 1. Dünya Savaşı’nın çıkması üzerine Bağdat’a yönlendirilmiştir. 1916 yılında ilk uçak kazasını yapmış ve yaralı şekilde İstanbul’a geri gönderilmiştir. Savaş sonrası kendini toparlayan Vecihi Hürkuş zaman kaybetmeden tayyare eğitimine devam etmiştir. 15 Kasım 1916 yılında pilotluk diplomasını da almıştır.
1. Dünya Savaşı esnasında pilot asker olarak görev alan Vecihi Hürkuş, savaşta Ruslara karşı mücadelesini vermiş, Rus uçağı vurmuş isimlerden bir tanesidir. Sonrasında kendi uçağını tasarlamayı aklına yerleştiren pilot pek çok aksilikle karşılaşmış fakat istediğinden hiçbir zaman vazgeçmemiştir.
Vecihi Hürkuş’un Esir Olduğu Dönem
Pilot Vecihi Hürkuş’un, Ruslarla mücadele edildiği dönemde uçağı vurulmuş ve düşürülmüştür. Daha sonra esir olacağını anlayan pilot, uçağını düşman askerine teslim etmemek için ateşe vermiştir. Hazar Denizi civarında bulunan Nargin Adası’nda tutsak edilen pilot, Azeri Türkleri yardımıyla adadan yüzerek kurtulmayı başarmıştır. Savaşa katılmayıp, İran’a çıkarak oradan karaya ayak basmıştır. 2,5 ay boyunca kara yolunu takip ederek yurda dönmüştür. 1918 yılında ise yeniden görevine başlamıştır.
Vecihi Hürkuş’un Uçak Tasarımı
1918 yılında görevine yeniden dönen Vecihi Hürkuş, av uçağı projesi planlamış ve uçmaya hazır hale getirmiştir. Ne yazık ki bu döneme denk gelen Mondros Ateşkes Antlaşması nedeniyle planını gerçekleştirememiştir. Daha sonra Kurtuluş Savaşı baş gösterdiği için savaşa katılmak mecburiyetinde kalmıştır. Savaş boyunca sivil pilot olarak görevinin başında kalmıştır.
Vecihi Hürkuş, mühendis ve pilot olarak ilk Türk uçağını imal ederek kendi eserini ortaya koymuştur. Uçak projesine katıldıktan sonra 1923 yılında Yunanlardan kalan parçaları da kullanarak VECİHİ K-VI ismini verdiği uçağını uçurmuştur. 28 Ocak 1925 yılında tamamlanan bu uçakla izinsiz uçuş yapan pilot, bu nedenle ceza almıştır. Ceza aldıktan sonra harbiyeden istifa eden Vecihi Hürkuş, Türkiye Tayyare Cemiyeti’ne katılmıştır.
[renkbox baslik="Jet Lag Nedir? Nedenleri, Belirtileri, Korunma Yolları ve Tedavisi" link="https://bilgihanem.com/jet-lag-nedir/" resim="https://bilgihanem.com/wp-content/uploads/2017/12/jet-lag-nedir-nedenleri-belirtileri-onleme-yollari-ve-tedavisi-960x560.jpg" renk="gri" yenisekme="hayir"][/renkbox]
1930 yılında ikinci uçağını da yapan pilot daha sonra şehirlerarası uçuşunu da yapmıştır. Ne yazık ki bu başarılarına rağmen gerekli izinleri alamayan pilot, uçağı parçalayarak Çekoslovakya’ya göndermiştir. Çekoslovakya’da birleştirilen uçak, burada tamamlanarak 23 Nisan 1931 yılında izin alabilmiştir. 5 Mayıs 1931’de ise Türkiye’ye dönüşü yapılmıştır.
Yurda dönen pilot 1931 yılında Türk Tayyare Cemiyeti yararına Türkiye turu düzenlemiştir. 2 ayrı turla ülkenin pek çok noktasını gezmiştir. Vecihi Hürkuş, anılarını bir eser üzerinde toparladığı süreç içerisinde beyin kanaması geçirmiştir. 16 Temmuz 1969 sabahında yaşamını kaybederek sevenlerini büyük bir yasa boğmuştur.
Hayatı hiç bu kadar detaylı okumamıştım. Bilgiler için gerçekten çok teşekkür ederim.
O devirde böyle yetenekler insan gerçekten gurur duyuyor.
ALLAH peygamberimize komşu eylesin , ders olarak okutulması gereken bir vatan evladı.