Sevgililer gününün kökeni, 3. yüzyılda Papaz Aziz Valentine’ın, İmparator 2. Claudius’un yasaklarına rağmen gizlice kıymış olduğu nikahlara dayanır. Uzun soluklu bir geçmişi olan 14 Şubat, çeşitli tarihi gerçekliklere tanıklık etmiş anlamlı bir gündür. Dünyanın pek çok ülkesinde kutlanılan ve günler öncesinden hazırlıkları yapılan bu özel gün pek çok kişi için unutulmaz anıların başlangıcı olmakta ve tabiri caizse yüreklere kazınmaktadır.
Sevgililer günü ruhunu yaşamak isteyen pek çok çift, birbirine sürprizler hazırlayıp 14 Şubat’ı kutlayarak geçirir. Hatta bazı kişiler daha Şubat ayı yaklaşırken tatlı bir heyecana kapılır ve nasıl bir etkinlik yapacağının telaşını yaşar. Aşkın tazelendiği bugün, ifade ettiği anlamın yanı sıra büyük bir ticari pazarın oluşmasına da ortam hazırlar ve yapılan harcama oranlarının artmasını sağlar.
[renkbox baslik="Orkide Nedir? Çeşitleri ve Özellikleri Nelerdir?
" link="https://bilgihanem.com/orkide-nedir/" resim="https://bilgihanem.com/wp-content/uploads/2016/01/orkide-hakkinda-bilgiler.jpg" renk="yesil" yenisekme="evet"][/renkbox]
Herkesin maddi imkanları doğrultusunda geçirdiği bugünde, alışveriş merkezleri gibi sosyal alanlarda çeşitli etkinlikler (konser, tiyatro vb.) düzenlenir. Bazı çiftlerin katılım gösterdiği bu tarz aktiviteler, eğlenceli zaman geçirmek için iyi bir alternatif sunmaktadır. Dilerseniz; yazımızın giriş bölümünde kısaca değindiğimiz, Sevgililer Günü hakkında merak ettiklerinize makalemizin devamını okuyarak ulaşabilirsiniz.
Sevgililer Günü Nedir?
Tarih sahnesinde köklü bir geçmişi olan ve çeşitli kaynaklarda yer alan bilgilere göre, yaşanmış gerçek hikayelerin sonucu olarak ortaya çıkan bu özel gün, neredeyse tüm dünyada kutlanılan bir ritüel haline gelmiştir. Lakin kaynaklarda bulunan verilere göre, bu günün kutlanması, Hristiyan kökenli bir gelenek olması sebebiyle bazı Müslüman devletlerinde hoş karşılanmamış ve yasaklanmıştır.
Pakistan ve Suudi Arabistan gibi ülkeler bu kıstasın içinde yer almaktadır. Öyle ki, 14 Şubat Sevgililer Günü'ne dair gerçekleştirilen resmi etkinliklere ve satışı yapılan ürünlere izin verilmemektedir.
Fakat Türkiye’nin de aralarında yer aldığı pek çok ülkenin önem verdiği bu tarih, çeşitli kutlamaların ve hediyeleşmelerin yapıldığı hatta bazı evlilik tekliflerinin gerçekleştirildiği bir gündür. Birçok kişinin heyecanla beklediği bu özel tarihi bazı çiftler evinde, bazıları ise dışarıda geçirmeyi tercih etmektedir.
Evli, nişanlı, sözlü ya da flört eden birçok kişinin birbirine olan aşkını, yapılan tatlı sürprizlerle bir kez daha ilan ettikleri bu günde; baş başa yenilen romantik bir yemek, sinemaya gitmek ya da küçük bir tatil kaçamağı yapmak gibi kişinin hayal gücüne ve maddi imkanlarına dayanan çeşitli etkinlikler gerçekleştirilmektedir.
14 Şubat’ın ifade ettiği anlamdan dolayı, bazı kişiler özellikle bu tarihi bekleyerek, partnerine unutulmaz bir evlilik teklifi yapmanın yanı sıra nikah günlerini de bu güne denk getirmektedir. Ayrıca bazı çiftlerin de Sevgililer Günü'nde nikah tazelediği bilinmektedir.
Elbette ki Sevgililer Günü'nün olmazsa olmazlardan bir tanesi de hediyeleşmedir. Birisine hediye vermek veya almak zaten çok güzel ve ince bir davranıştır. Özellikle bu günde sevgiliye verilecek ya da alınacak olan özel bir armağan unutulmazların arasında yer tutacaktır. İşte bu durumlardan dolayı çiftler birbirine en uygun en doğru sürprizi yapmak için günler öncesinden düşünmeye başlayarak hazırlık yapmaktadır.
En çok tercih edilen hediyelerin başında; günün anlam ve önemine uygun olacak şekilde tasarlanmış olan takı, aksesuar, gül ve çikolata gelmektedir. Bu durum, Sevgililer Günü'nün kutlandığı ülkelerde ticari bir pazarın oluşmasını sağlamaktadır. Dolayısıyla alışverişin küresel boyutta canlılık kazandığı bu günlerde, harcamaların artış kaydettiği bilinmektedir.
14 Şubat'ın özel bir gün olmasının yanı sıra ticari bir amaç taşımasındaki en büyük faktörün sebebi ise, Ester Howland tarafından geliştirilen bir fikir olmuştur. Howland’ın (1828-1904) ilk defa Amerika’da uygulanan bir gelenek olan Sevgililer Günü kartı düşüncesi, sonraki dönemlerde tüm dünyada bilinir hale gelmiştir.
Bazı kaynaklarda yer alan bilgilere göre, 14 Şubat günü yaklaşık olarak 1 ila 2 milyar kişinin kart gönderdiği yazmaktadır. Eskiye oranla günümüzde daha az uygulanan Sevgililer Günü kartında; kısa aşk şiirleri ve sevgi mesajları yazılmaktadır. Batıda ise sevgilisi olmayan bazı bireyler, etkilendikleri kişilere kimliğini belli etmeyerek, üzerinde “sevgilim olur musun?” yazan kartı iletmektedir. Alıcı da kartın kim tarafından gönderildiğini bulmaya çalışmaktadır.
Daha sonralarda “sevgili” olarak kullanılmaya başlanan Valentine kelimesi kartlarda “be my Valentine” ya da “to my Valentine” olarak kullanılmıştır. İlerleyen zamanlarda Ester Howland; can verdiği bu olaya atfen “Amerikan Sevgililer Gününün Annesi” mahlasıyla anılmaya başlamıştır.
1381 tarihine dayanan Parlement of Foules adlı bir kitaptaki verilere göre, 14 Şubat İngiltere ve Fransa’da kuşların çiftleşme günü olarak bilinmekteymiş. Günün bu anlamından dolayı, sevgililer birbirine hoş sözler yazdıkları ve Valentine diye hitap ettikleri kısa notlar verirmiş.
Sevgililer Günü Ne Zaman Kutlanır?
Yılın önemli günleri arasında olan ve pek çok kişinin haftalar öncesinden heyecanla beklediği bu anlamlı gün, tüm dünyada 14 Şubat’ta kutlanmaktadır. Hatta özellikle sosyal medya aracılığı ile karşılaştığımız, bugüne özel yapılmış olan reklamlar yayımlanarak, Sevgililer Günü'nün yaklaştığının haberini vermektedir. Bazı kaynaklarda, Sevgililer Günü'nün neden 14 Şubat'ta kutlandığına dair çeşitli bilgiler mevcuttur. Biz de bunun sebebini araştırdık ve derlediğimiz bilgilere makalemizin devamında yer verdik.
Sevgililer Günü Nasıl Ortaya Çıkmıştır?
Yazımızın başında da bahsettiğimiz gibi köklü bir geçmişi olan Sevgililer Günü, Roma Katolik Kilisesi’ne dayanan bir tarihe sahiptir. 14 Şubat, Hristiyan bir din adamı olan Valentine anısına kutlanılan bir gün olarak kabul edilmiştir. Batıda sevgili ya da hoşlanılan kişi anlamlarında da kullanılan bu kelime, aynı zamanda Sevgililer Günü olarak tabir ettiğimiz günün, özel isminin temelidir. İngilizce anlamı “St. Valentine’s Day” olan bu cümlenin Türkçe karşılığı ise “Aziz Valentine Günü”dür.
Antik Yunan’da Ocak ayı ortası ile Şubat ayı ortasının arasında bulunan zaman dilimi, Gamelyon ayı olarak tanımlanmış ve Zeus ile Hera’nın aşkına adanmıştır. Tanrıça Hera ile Tanrı Zeus arasındaki ilahi aşk ise şu şekilde başlamıştır;
Çanakkale’de, geçmişte İda ismiyle anılan, günümüzde ise Kaz Dağı olarak bilinen bölgede Truva Savaşı yapılmıştır. Truva’lı Paris’in, Sparta Kralı Menelaus’un karısı olan Helen’i kaçırması neticesinde meydana gelen savaşı kazanmak için, Truva ordularını tanrı Zeus’un desteklediğine dair bilgilere yer verilmiştir bazı kaynaklarda.
Tanrı Hera da bu durum karşısında Zeus’u baştan çıkarmıştır. Bu sırada aşk tanrısı Eros da oklarını çifte atmıştır. Zeus, Hera’yı Gargaros Tepesi’nde sümbül ve safranlarla hazırlanan bir yatağa yatırmış ve kimsenin görmemesi içinde etrafı altın bir sisle donatmıştır.
İlerleyen zamanlarda Roma döneminde ise Gamelyon ayı, Romalıların bereket tanrısı olan Lupercus’un adına düzenlenen, Lupercalia bayramıyla birleşmiştir. 15 Şubat’ta Lupercus’a bağlı din adamları tanrıları için bir keçi kurban ederlerdi ve bu kurbanın yüzülen derisinin bir parçasını rahipler kafalarının üzerine koyarlardı. Bu şekilde Lupercus’u temsil ettikleri bilinen rahipler Roma sokaklarında koşuşturup karşılaştıkları kişilere dokunurlardı.
Özellikle genç kızlar bu deri parçasına değme çabası içinde olurlardı. Çünkü bu durumun sonucunda, bazı kaynaklara göre doğurganlıklarının artacağına bazı kaynaklara göre ise doğumun kolay olacağına inanırlardı.
Lupercalia bayramının arifesi olan 14 Şubat’ta, genç kızların ve erkeklerin isimlerinin yazılı olduğu kağıtlar iki ayrı keseye konulurdu ve bayram boyunca sevgili olacak çiftlerin belirlenmesi için kura çekilirdi. Bazı kuralar ise evlilikle neticelenecek kadar uzun soluklu bir başlangıcın ilk adımı olurdu.
Gayri-Hristiyanların kutlaması olan bu bayram, 496 yılında Hristiyanlığın çoğunluk kazanmasından sonra, Papa tarafından yasaklanmıştır. Serbest bırakılan tek gelenek ise kura çekilişi olmuştur. Lakin kuralarda da eskiye bağlı kalınmamış ve sadece azizlerin isimleri yer almıştır.
Birçok tarihçiye göre sadece bir efsaneden ibaret olan Aziz Valentine hikayesine dair pek fazla bilgi bulunmamaktadır. Fakat 1908 tarihine dayanan Katolik Ansiklopedisi’nde, inandığı şey uğruna canından olmuş olan üç tane Aziz Valentine geçmektedir. Valentine’ye atfen yapılan bugün, Papa Gelasius tarafından, 14 Şubat 496 yılında duyurulmuştur ve Katolik Kilisesi 1969 yılında düzenlenen bir saygı ayini ile Valentine’nin adını resmi olarak Azizler listesine dahil etmiştir.
Kaynaklarda belirtilen bir ifadeye göre; Papa Gelasius yaptığı bir açıklamada, Valentine’ın “hayatını tanrıya adamış bir şehit olarak dünyadan ayrığını” dile getirmiştir. Kendisi ile ilgili net dökümanlar bulunmayan bu rahibe dair, 14. yüzyıla dayanan bazı kaynaklarda yer alan bilgilere göre, Valentine ile aşk arasında bir bağlantının olduğu anlaşılmıştır.
Bazı araştırmalar Aziz Valentine’nin Hristiyan bir din adamı olduğu için bazı araştırmalar ise, yasakları çiğnediği için öldürüldüğünü söylemektedir. Tıpkı ölümünün hangi nedenden dolayı gerçekleştiği kesin olarak bilinmediği gibi nasıl olduğu da bir muammadır. Çünkü bir rivayette sopayla dövülerek diğer bir rivayette ise idam edilerek öldürüldüğü söylenmektedir.
[renkbox baslik="Elmas Nedir? Özellikleri ve Çeşitleri Nelerdir?
" link="https://bilgihanem.com/elmas-nedir/" resim="https://bilgihanem.com/wp-content/uploads/2016/01/elmas-nedir-ozellikleri-ve-cesitleri.jpg" renk="mavi" yenisekme="hayir"][/renkbox]
Aziz Valentine’nin hikayesi çeşitli kaynaklarda şu şekilde anlatılmıştır. Roma İmparatoru 2. Claudius, zalim ve katı bir hükümdardı. Roma’yı koyduğu sert kurallarla yönetiyor ve bazı yasaklar getiriyordu. Bu yasakların en başında ise, Romalı erkeklerin evlenmemeleri geliyordu. Çünkü imparatorun en çok önem verdiği şey ordusuydu. Eğer bu ordunun bel kemiği olan erkekler, aşık olurlar ya da evlenirlerse, ailelerini geride bırakmak istemeyeceklerdi.
Aziz Valentine ve kendisi gibi papaz olan Aziz Marius, Claudius’un hükümdar olduğu dönemlerde, Roma’da yaşayan iki din adamıydı. Papazlar imparatorun koymuş olduğu yasağı gizlice çiğnemiş ve çiftleri evlendirmekten geri durmamışlardır. Bu olayın anlaşılması üzerine tutuklanan Aziz Valentine öldürülmeden önce, bir süre mahkum hayatı yaşamak üzere hapse atılmıştır.
Buradaki gardiyan; Valentine’den, Hz. İsa ile ilgili dinlemiş olduğu kıstastan çok etkilenmiş ve iki gözü de görmeyen kız kardeşi Julia’yı gözlerinin açılması için Valentine’nin yanına getirmiştir. Bu şekilde tanışan Julia ve Valentine birlikte vakit geçirmeye başlamışlardır. Aziz Valentine bildiklerini Julia’ya aktarmış ve onu da etkilemiştir.
Daha sonraki zamanlarda bir gün Julia diz çökmüştür ve gözlerinin görmesi için Valentine ile birlikte dua etmişlerdir. Bu dua kabul olmuş ardından bir ışık belirmiş ve Julia’nın gözleri açılmıştır.
Ertesi gün ise Aziz Valentine için bir ölüm emri hazırlanmıştır. Valentine de bu hükmün üzerine Julia’ya “senin Valentine’ından” diye sonlandırılmış bir son bir mektup yazmıştır. Bu mektup Julia’ya 14 Şubat 270 tarihinde ulaşmıştır.
Bu olay ise, temeli Julia’ya yazılan mektup olarak gösterilen ve günümüzde de devam ettirilen bir geleneğin başlangıcı olmuştur. Bu gelenek, sevgililerin birbirine duydukları aşkı ifade etmek için yaptıkları, kısa yazılı notları çiftlerin birbirine vermesidir.
Aziz Valentine’nin diye bir din adamının yaşadığı, hakkındaki malumatların aksine kesin olarak bilinmektedir. Fakat Valentine’nin bir kişi değil onun dışında birkaç kişinin olduğuna dair bazı bilgilerin varlığı söz konusudur.
