Hipotiroidi Nedir? Nedenleri, Belirtileri, Korunma Yolları ve Tedavisi

Hipotiroidi Nedir? Nedenleri, Belirtileri, Korunma Yolları ve Tedavisi

Tiroid bezlerinin herhangi bir sebeple görevini yerine getiremeyip, az çalışması durumuna hipotiroidi adı verilir. Her yaştan bireyde görülen hipotirodi hastalığında en büyük risk faktörü; 60 yaş üstü kadınlar ve iyot açısından eksik beslenen kişilerdir. Hipotirodinin ne tür bir hastalık olduğunu, kimlerde görüldüğünü ve önlemek için yapılması gerekenleri aşağıdaki yazımızda detaylıca anlattık.

Hatice Biçer

Tiroid bezi insan vücudunda çok önemli bir yere sahiptir. Tiroid hormonlarının salınımını sağlayan bu bezler aynı zamanda birçok yaşamsal aktiviteyi de kontrol eder. Tiroid bezlerinin çalışması neticesinde üretilen hormonun sistemsel olarak bozulması ve dengenin yok olması ise çeşitli tiroid hastalıklarının ortaya çıkmasına sebep olmaktadır. Tiroid bezlerinin az ya da çok çalışmasına bağlı olarak hastalıklar farklı özellikler kazanır.

Daha önce sizlere tiroid bezlerinin normalden fazla çalışması ile ortaya çıkan hipertiroidi hastalığından bahsetmiştik. Bu yazımızda ise bunun tam tersi bir durum olan hipotiroidi veya hipotiroidizm konusunu anlatacağız. Hipotiroidi, tiroid bezlerinin az çalışmasına bağlı olarak ortaya çıkar. Hipertiroidizme göre daha sık rastlanmaktadır. Kadınlarda görülme sıklığı daha fazla olan hipotiroidi, 55 – 60 yaşlarında daha fazla ortaya çıkmaktadır.

[renkbox baslik="Guatr Hastalığı Nedir? Nedenleri, Belirtileri, Korunma Yolları ve Tedavisi
" link="https://bilgihanem.com/guatr-hastaligi-nedir/" resim="https://bilgihanem.com/wp-content/uploads/2017/02/guatr-hastaligi-nedir-nedenleri-beliritleri-korunma-yollari-tedavisi.jpg" renk="pembe" yenisekme="evet"][/renkbox]

Bebeklik döneminden itibaren görülebilen hastalık gelişim bozukluklarına yol açabilir. Birçok bakımdan hayati önem taşıyan durum dikkate alınmalı ve mutlaka tedavi edilmelidir. Bu nedenle bebeklerde bile dönem dönem kan tahlilleri ile hormonların düzenli çalışıp çalışmadığı kontrol edilir. T3 - T4 gibi büyümeye ve metabolizmaya etki eden hormonların düzensiz salınması, beraberinde daha ciddi hastalıkları da getirebilmektedir. Tedavisi son derece kolay olan hastalığın bu sürecine önem verilmezse, iyileşme konusunda sonuç alınamayabilir.

Hipotiroidi (Hipotiroidizm) Nedir?

Boyun bölgesinin alt tarafında bulunan tiroid bezlerinin az çalışması sonucu, T3 ve T4 hormonlarının yeteri kadar salgılanmaması ile ortaya çıkan hastalığa hipotirodi veya hipotiroidizm adı verilmektedir. Bebekler, çocuklar ve erişkinler olmak üzere her yaştan bireyde görülebilmektedir. Belirtiler ortaya çıkar çıkmaz tedaviye başlanmalıdır.

Büyüme ve vücut metabolizmasında çok önemli bir yere sahip olan T3 ve T4 hormonları normal seviyesinin altında salınırsa, büyümede yavaşlama olur. Yetişkin bireylerde meydana gelmesi durumunda ise ciltte ödem oluşmasına, halsizliğe, bilinç bulanıklığına ve depresyona neden olmaktadır.

Bilimsel araştırmalara göre doğumsal hipotiroidinin görülme oranı 4000 doğumda 1 tanedir. Bunun yanında kadınlarda, erkeklere kıyasla daha çok görüldüğü tespit edilmiştir. Tiroid bezi hastalıklarından şüphe duyan kişilerin endokrinoloji uzmanına gitmeleri gerekmektedir.

Hipotiroidinin Nedenleri Nelerdir?

Hipotiroidinin nedenlerinin en başında hashimoto hastalığı gelmektedir. Bu hastalık tiroid bezlerini tahrip eder ve iltihaplanmasına yol açar. Böylece tiroid bezleri sağlıklı bir şekilde görevini yerine getiremez. Hipotiroidinin en genel ve birinci nedeninin haşimato hastalığı olduğunu net bir şekilde söyleyebiliriz. Bunun dışında doğumdan itibaren ortaya çıkan genetik yatkınlık bir diğer neden arasında sayılabilir.

Tiroid bezlerinde iltihaplanma görülmesi, ameliyat esnasında tiroid bezinin bir kısmının veya tamamının çıkarılması gibi durumlar hipotiroidizmi tetiklemektedir. Bazı bebeklerin doğduklarında tiroid bezleri yoktur ve bu durum çok tehlikelidir. Hipotiroidinin vakalarda rastlanan başlıca nedenlerini genel itibariyle şu şekilde sıralayabiliriz;

  • Vücuttaki iyot eksikliği.
  • Hashimato hastalığı.
  • Tiroid bezlerinin herhangi bir nedenle zarar görmesi veya o bireyde bu bezlerin bulunmaması.
  • Radyoaktif iyot tedavisi almış olmak.
  • Lityum içeren ilaçlar kullanmak.
  • Hipofiz bezinin tiroid uyarıcı hormon salınımını yapmaması gibi durumlardır.

Hipotiroidinin Belirtileri Nelerdir?

Hipotiroidi belirtileri arasında yer alan kronik yorgunluk, genellikle ilk etapta hastalıkla ilişkilendirilmez. Eğer kişi kendini her şeyin normal olmasına rağmen halsiz ve yorgun hissediyorsa, her ihtimale karşı doktora gitmeli ve bir kan tahlili yaptırmalıdır. Çünkü vücudumuzun dengeli çalışan sisteminde herhangi bir bozukluk olması halinde, illa ki küçük veya büyük bir belirti verecektir.

Hastalardaki önemli belirtilerden birisi de sıcağa ve soğuğa karşı oluşan aşırı hassasiyettir. Bunlardan başka nabız yavaşlar, vücut ısısı düşer, dolayısıyla da üşüme hisseder. Kabızlık, konsantrasyon bozukluğu, turuncuya dönen cilt rengi değişikliği, ciltte kabarıklık, adet düzensizliği, uyku bozukluğu, depresyon, ses kısıklığı, B12 vitamini eksikliği görülen diğer belirtilerdendir.

Bebeklerde görülmesi halinde boy kısalığı ve zeka geriliği gibi durumlar otaya çıkar. Böyle tablolarda bebekte karın şişliği, ağızdan sürekli salya gelmesi ve omuzların geriye doğru olduğu görülür. Doğumdan sonra yapılan kan testlerinde genellikle hipotiroidi durumunun olup olmadığı fark edilmektedir. Erişkinlerde hipotiroidizm belirtisi olarak vücut ısısında düşme, beyin fonksiyonlarında yavaşlama gibi durumlar söz konusudur. Hastanın cildi ve saçları matlaşmaya başlar. Metabolizma son derece yavaştır ve kilo vermek zorlaşır.

Peki, hipotiroidi hiçbir şekilde fark edilmez ve tedaviye çok geç kalınırsa bizi nasıl bir tablo bekler? Hastalığın tedavisine geç kalınır ve şiddeti artarsa, ortaya miksödem koması adı verilen oldukça ciddi bir durum ortaya çıkmaktadır. Miksödem koması; uzun süreli tedavi edilmemiş hipotiroidi hastalığının, hayatı tehdit edecek boyuta ulaşmış klinik komplikasyonudur. Hastada bilinç bulanıklığı ve hipotermi gözlenir.

Hipotiroidi Kimlerde Görülür (Hipotiroidi Risk Faktörleri)?

Hipotiroidide orta yaştaki kadınlar en büyük risk grubudur. Ailede tiroid bezi hastalığı olanlar da risk grubu açısından ikinci sıradadır. Kansızlık, diyabet, romatoid artrit gibi rahatsızlıkları olanlarda da hipotiroidi görülebilir. Yeterli iyot almayanlar ve iyot açısından eksik beslenenler de en önemli risk grubu içerisinde yer almaktadırlar.

Hamilelik döneminde hipotiroidizm görülme riski yüksektir. Genetik geçiş oranı yüksek bir hastalık olduğundan ilk çocukları hipotiroidili doğan ailelerin, diğer çocuklarında da bu hastalığın görülme ihtimali vardır. Kadınlarda risk 55 - 60 yaşını geçtikten sonra artış gösterir. Öte yandan az önce bahsettiğimiz hastalıklara sahip olan erkekler de elbette risk grubu içerisinde yer almaktadır.

Hipotiroidi Nasıl Önlenir?

Hastalıktan korunmak için iyot alımının dengeli olmasına özen gösterilmelidir. Özellikle risk grubundakiler, mümkünse yılda bir kez kan değerlerine baktırmalıdır. Gebelik düşünen ya da gebe olan biri risk grubundaysa hamilelik öncesi ve sırasında sürekli kontrol altında tutulmalıdır. Bunlar dışında genetik olarak oluşabilecek tiroid hastalıkları için net bir korunma yolu yoktur. Yapılabilecek en iyi şey hastalığın erken teşhisidir.

İyot İçeren Besinler Nelerdir?

Hipotiroidi hastalığının en önemli nedeninin iyot eksikliği olduğundan bahsettik. İyot eksikliği özellikle son yıllarda birçok ciddi hastalığın oluşmasında en önemli etken durumuna geldi. Bu nedenle, iyot açısından zengin olan besinlerin ne olduğunu öğrenmeli ve ideal ölçüde tüketmeliyiz. İyot içeren besinlerin en önemlileri şunlardır;

  • Soya fasulyesi, ıspanak, kuru fasulye, pazı ve sarımsak gibi sebzeler.
  • Çilek.
  • Patates.
  • Mısır.
  • Himalaya tuzu.
  • Yoğurt, süt , yumurta ve peynir gibi süt ürünleri.
  • Özellikle tuzlu suda yaşayan balıklar olmak üzere deniz ürünleri.

İyot eksikliği olan kişiler yukarıda saydığımız gıdaları tüketmenin yanında, sofralarında kullandıkları tuz yerine iyotlu tuzu tercih etmelidirler. Gayet kolay olan bu alışkanlık uzun vadede vücudun iyot dengesini sağlayacaktır.

Hipotiroidi Nasıl Teşhis Edilir?

Hipotiroidi kendini çok belli etmeden sinsice ilerleyen bir hastalık olduğu için teşhis edilmesi biraz zaman alacaktır. Hastalar büyük oranda kronik yorgunluk şikayeti ile doktora başvurmaktadır. Bunu ısıya karşı oluşmuş olan hassasiyet takip eder. Hastalar fiziksel görünümlerindeki değişimleri çoğu zaman fark edemez.

Hasta, belirtileri anlattıkça doktorun teşhis konusunda netleşmesi daha kolay olacaktır. Fiziki bulgulardan sonra mutlaka kan testi istenir. Temel olarak T3, T4 ve hipofiz bezi tarafından salgılanan TSH hormonlarına bakılır. Kan tetkikleri tanının net bir şekilde konması için zorunludur. Teşhiste kan değerleri birbiriyle ilişkili olarak değerlendirilmektedir.

[renkbox baslik="Plörezi (Zatülcenp Hastalığı) Nedir? Nedenleri, Belirtileri, Korunma Yolları ve Tedavisi
" link="https://bilgihanem.com/plorezi-zatulcenp-hastaligi-nedir/" resim="https://bilgihanem.com/wp-content/uploads/2018/03/plorezi-zatulcenp-hastaligi-nedir.jpg" renk="turuncumavi" yenisekme="hayir"][/renkbox]

Tiroid hormonu yüksek ama T3 ile T4 düşükse hipotiroididen şüphelenilir. Ancak diğer seçeneklerde altta yatan başka hastalıklar akla gelmektedir. Hastalıkla beraber nodüllerden şüphe duyuluyorsa ek tetkikler talep edilebilir. Elle muayene ve ultrason incelemesi de teşhisin yapılmasında yardımcıdır.

Hipotiroidinin Tedavisi Nedir?

Hastalığın tedavisi için hastaya eksik olan hormon takviyesi yapılır. Hastalığın geçici olduğu durumlar hariç söz konusu hormon ömür boyu kullanılacaktır. Yani hipotiroidi hastalığının tedavisi ömür boyu sürmektedir. İnsanlar genel olarak sürekli ilaç kullanma zorunluluğuna sıcak bakmaz ve şikayet ederler. Bu nedenle ilacı kullanmaya başladıktan bir süre sonra belirtiler ortadan kalkınca, tedavinin bittiğini sanıp ilacı kesebilirler.

Özellikle altını çizmeliyiz ki bu yanlış bir hareket olacaktır. İlaçların düzensiz kullanımı tedavide başarısızlıkla sonuçlanır. Bu nedenle doktorun da kontrolü dahilinde, ilaçların ömür boyu kullanılması gerekmektedir. Tedavide bir diğer önemli nokta verilen ilaçların önerilen dozdan fazla kullanılmaması gerektiğidir. İlacın aşırı kullanımı da başka sorunlara yol açabilmektedir.

Hipotiroidi, tiroid hormonlarının normalden daha az çalışması durumunda ortaya çıkan, ciddi bir hastalıktır. Tiroid bezi bazı kişilerde doğuştan olmaz, bazılarında ise ya küçüktür ya da yeri farklıdır. Bu gibi etkenler hipotirodi durumunun oluşmasına yol açmaktadır.
Kendinizi yorgun hissettiğinizde doktora gitmek aklınıza geliyor mu?
Ne sıklıkla kan tahlili yaptırıyorsunuz?
Hipotiroidi olan kişiler, kendilerinde hangi fiziksel değişimleri gözlemlediler?
Ayda kaç defa deniz mahsulü tüketiyorsunuz?
Bildiğiniz, iyot açısından zengin gıdalar hangileri?



Okur Yorumları
  1. Tiroid hastalıkları gerçekten çok tehlikeli, bilgilendirici yazı için teşekkürler.